Türkiye'nin en başarılı emniyet müdürlerinden biri olan, halkıyla bütünleşen, mahalle mahalle gezip sorunları yerinde dinleyen ve çözüm üreten Manisa Emniyet Müdürü hakkında 10 yıl önceki verilere dayanan bir haberin tekrar gündeme getirilmesi, büyük bir talihsizlik olarak nitelendirildi. Ülkemiz genelinde, mesleğini başarıyla icra eden bu kıymetli emniyet mensuplarına gölge düşüren bu durum tepkiyle karşılandı.
Gazetecilik, toplumu bilgilendirme ve gerçekleri sunma misyonuna sahiptir. Ancak, bu sorumluluğun ne kadar hassasiyetle yerine getirilmesi gerektiği bir kez daha gözler önüne serildi. Manisa’mızın halkıyla iç içe olan, mahalleleri tek tek ziyaret ederek vatandaşların dertlerini dinleyen ve çözüm üreten emniyet müdürümüzü, 10 yıl önceki verilere dayanarak suç oranı en yüksek 10 il arasında göstermeye çalışmak, basın ahlakıyla örtüşmeyen bir tutum olarak karşımıza çıkıyor.
Bu olay sadece emniyet müdürümüze değil, aynı zamanda gazetecilik mesleğine de zarar vermekte. Zira bu hatalı haberle birlikte, hem kurumlar zor durumda kalmakta hem de halkın yanlış bilgilendirilmesi gibi ciddi bir sorun ortaya çıkmakta. Gazetecilikte doğru ve güncel bilgilerle hareket edilmesi gerekliliği bir kez daha vurgulanmalı. Manisa’da, halkın büyük takdirini kazanan ve 'Gaffar Okan' lakabıyla anılan Emniyet Müdürümüze yapılan bu haksızlığın düzeltilmesi elzemdir.
Bu olay, ilgili medya kuruluşunu da zor durumda bırakmıştır. Kurumun bu konuda nasıl bir yaptırım uygulayacağı ise merak konusu. Bu tip olaylar, sadece bir şahsı değil, mesleğin itibarını da zedeler. 10 yıl önceki Hükümlülerle ilgili istatistiki veriler üzerinden ilin mevcut huzur ve güven iklimini değerlendirmeye tabi tutmak doğru ve vicdani olamaz.