Bilindiği üzere, 21 Aralık yılın en uzun günü ve en kısa gecesidir. Ancak, bu tarih yalnızca astronomik bir olayla değil, aynı zamanda Aralık ayının taşıdığı toplumsal ve ekonomik önemle de dikkat çekmektedir. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de Aralık ayı, parlamentoların bütçe görüşmelerine odaklandığı bir dönemdir. Bu ay, hükümetlerin bir sonraki yılın ekonomik planlamalarını şekillendirdiği, halkın ise dikkatle bu süreci takip ettiği bir zaman dilimidir.
Halkın gözü, özellikle kendi yaşamlarını doğrudan etkileyen bakanlıkların bütçeden alacakları paydadır. Eğitimden sağlığa, sosyal hizmetlerden güvenliğe kadar tüm alanlarda ayrılacak ödenekler, vatandaşların yaşam koşullarını belirleyici bir rol oynamaktadır. Bunun yanında, özellikle asgari ücret ile geçinmek zorunda kalan kesim için Aralık ayı ayrı bir anlam taşır. Çünkü bu süreçte açıklanacak zam oranları, onların gelecek yılki yaşam standartlarını büyük ölçüde şekillendirecektir. Halk, bu zorlu ekonomik koşullarda yaşam mücadelesi verirken, kendilerine ayrılacak bütçenin adil ve yeterli olmasını beklemektedir.
EMEKLİLERİN HAKLI BEKLENTİLERİ
Emekliler, ülkemizde küçümsenemeyecek büyüklükte bir kitleyi temsil etmektedir. Onlar, yıllarca bu ülkeye hizmet etmiş, emeğiyle toplumun temel taşlarını oluşturmuş bireylerdir. Ancak bugün, bu değerli kitle ne yazık ki geçim sıkıntısı ile mücadele etmektedir. Açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya zorlanan emekliler, hak ettikleri insanca yaşam standartlarından uzak bırakılmıştır.
Son yerel seçimlerde emeklilerin, hükümete açık bir mesaj verdiği aşikardır. Bu mesaj, yalnızca ekonomik zorluklara değil, aynı zamanda hak ettikleri değerin görmezden gelinmesine karşı bir tepkidir. Emekliler, yaşamlarının son dönemlerinde daha iyi koşullar beklerken, hayal kırıklığına uğramış durumdadır.
Hükümetin emeklilere yönelik iyileştirmeleri seçim dönemlerine bırakması ise artık inandırıcılığını yitirmiştir. Emekliler, geçmişte bu tür politikalara şahit olmuş ve bunun sonuçlarını yaşamıştır. Artık, emeklilerin ekonomik ve sosyal beklentilerinin seçim yatırımı olarak görülmesi kabul edilemez bir durumdur.
Hükümetin, bu büyük kitlenin haklı taleplerine kulak vermesi, onların yaşam standartlarını yükseltecek adımları bir an önce atması gerekmektedir. Emekliler, yalnızca seçim dönemlerinde hatırlanan değil, her daim onurlu bir şekilde yaşamayı hak eden bireylerdir.