Yıllardır liselere giriş ve yükseköğretime giriş sınavları sistemlerinin çok değiştiğinden haklı olarak şikayet eden bir toplumuz .Eğitimle herhangi bir şekilde bağlantısı olan herkes “Tamam artık iki sınav da değişmez ve artık uzun süre devam eder.” derken bu kez hiç hesapta olmayan tüm dünyayı etkisi altına alan Coronavirüs hastalığı (COVID-19) nedeniyle doğal olarak mecburi güncellemeler yapıldı. Bu kez yapılan tüm değişiklikler sağlık ve öğrencilerin bu yönde kolaylığı için yapıldı.En son düzenlenen Sınav Sistemi , yazının ilerleyen bölümlerinde bahsedeceğim haliyle devam ediyor. Asla değişikliklere karşı olan bir eğitimci olmadım. Hatta şu an olduğu gibi doğru zamanda ve yerinde yapılan değişikliklerin güncellemelerin her zaman faydalı olduğunu düşündüm ve buna inandım. ‘’ Değişmeyen tek şey değişimin sadece kendisidir.’’ Efesli Heraklitos’un bu sözünü hatırlarım hep yenilik ve değişikliklerde.Çünkü değişim şu dört temelden birinde olduğunda diğer üçünü de etkiler. (amaç, insan, teknoloji ve yapı). Değişim doğanın kanunudur ve doğaldır. Ayrıca bazılarımız tarafından değişime kolay uyum sağlamak nasılsa bazılarımız tarafından değişime direnç göstermek de normaldir. Temel değerlerimiz hariç bahsettiğim dört kavram değişmeden ve kendini güncellemeden varlığını sürdüremez. Türkiye genç bir nüfusa sahip olduğu için hem LGS hem de YKS sınavları çok geniş kitleyi ilgilendiriyor. -Elbette sınav sistemi ile ilgili farklı düşünenler her zaman olmuştur ve olacaktır. Ben mevcut duruma göre kendi değerlendirmelerimi yapacağım yazımda. ‘’Amerika, İngiltere Güney Kore, Uzakdoğu, Finlandiya sınav sistemlerini örnek gösterip böyle olsun diyenler de olacaktır.’’ “Merkezi sınav olmadan okulların özel görüşmeleri ile lise başarısına, beceri ve kazanımlarını dikkate alarak üniversiteye yeleştirilsin ve bunu yaparken lise yerleştirme puanı dikkate alınsın. “diyen de olacaktır. “Lise öğrenimi sırasında seçilerek okunan derslerin başarı notlarına göre yapılan mülakat, alınan referanslar, ödüller ve birincilikler gibi kriterler dikkate alınarak yerleştirirsin .” diyenler de olacaktır. “Lise başarısı, öğretmen referansı, staj notları, proje performansı, referans mektupları ve mesleki yeterlik sınavları sonucuna göre yerleştirirsin.” diyen de olacaktır. “Lise başarısı, merkezi yeterlilik sınavı sonuçları ve her üniversite kendi sınav yaparak kriterlerini kendisi belirleyerek yerleştirilsin.” diyen de olacaktır. Ne önerilirse önerilsin yine de bir şekilde bir eleme olacaktır. Bu konuyla ilgili bahsedeceğim tüm dönemlerle ilgili o zamanın yetkilileri bunların en iyisi olsun diye çalıştığını , tüm bakanların en güzel sistemi kurmaya çalıştığını düşünüyorum. Ama her defasında yeni bir değişiklik de oldu maalesef .Bu da sınava giren çocukların ister istemez stres ve telaşa kapılmasına sebep oldu. Umuyorum ki her ikisi de bu süreçteki zorunlu güncellemeler haricinde uzun süreli sınav sistemleri olarak devam eder . Ben bu yazıyı, 25 yıldır çeşitli eğitim kurumlarında yöneticilik yapan bir eğitimci, Endüstri Meslek Lisesi’ne istediği bölüme merkezi sınavı kazanarak okuyan bir öğrenci , üniversiteyi 4 yıllık eğitim fakültesine ÖSS barajını aşıp ÖYS sınavında aldığı puanla yerleşen ve mezun olan bir öğretmen adayı , büyük kızı ilkokula başladığı yıl el yazısına geçilen yeni sistemi ve yine büyük kızı üniversite sınavına girdiği yıl ,küçük kızı TEOG sınavına giren bu zor yılı eşi kadar olmasa da yaşayan bir veli olarak aynı zamanda tüm değişikliklere rağmen kızlarının birisi Fen Lisesi, birisi Sosyal Bilimler Lisesi kazanan iki çocuk babası olarak ve yine şu an bünyesinde hem 8. sınıf hem 12. sınıf olan bu zorlu süreci birebir yaşayan özel bir kurumun yöneticisi olarak yazıyorum. LGS (Liselere Giriş Sınavı ) Evet ,esas konumuz sınavlardan birincisi LGS’ de bu yıl yapılan rötuşlarla ilgili bilgilendirmeyi yazmadan önce kısaca LGS tarihine şöyle bir bakalım; -19552’ te yabancı dil eğitimi veren zamanın Maarif Kolejleri öğrencilerini sınavla alıyordu -1964 ‘ten itibaren Fen Liseleri -1985’ten itibaren Anadolu İmam Hatip Liseleri -1990 ‘dan itibaren Anadolu Öğretmen Liseleri -2003 ‘ten itibaren Sosyal Bilimler Liseleri -2005 ‘ten itibaren Spor Liseleri -1975 yılında Anadolu Liseleri haline dönüştürülen Maarif Kolejleri 1999 yılına kadar yine sınavla öğrenci aldılar . -1997 ‘de kesintisiz eğitim ile birlikte zorunlu olan liselere yerleşmek için sınavlar yapıldı. Bunlar sırayla şu adları aldılar; LGS, OKS, SBS, TEOG, ve şimdi yeniden LGS olarak uygulamaya devam ediyor. Yapılan son açıklamaya göre 2020 LGS Sınavı ,20 Haziran 2020 tarihinde uygulanacak. Sınavda çıkan sorular sadece birinci dönemden hazırlandı. Her öğrenci kendi okulunda sınava girecek, gözetmenler farklı olacak. İki oturum arası 45 dakika teneffüs yapılacak ve veliler bahçeye alınmayacak. Hijyen kurallarına ve sosyal mesafe kuralına uyulacak. Maske ve diğer temizlik ürünleri dağıtılıp sınıflarda bulundurulacak. Her öğrenci kendi okulunda sınava girdiği için ve bu süreçte zorluk yaşanmaması adına fotoğraflı kimlik belgesi ilk kez istenmeyecek. Pandemi sürecini şu an için çok iyi yürüten Türkiyemiz için normalleşme süreci başlıyor. Bir aksilik olmazsa 1 Haziran'dan itibaren özellikle 8. ve 12. sınıflar inanılmaz bir maratona başlayacak. Yirmi gün ile bir ay arası değişen zaman süresince gece gündüz, hafta sonu demeden her öğrenci sınavlara hazırlanacak. Sınav konuları tekrar edilecek. Deneme sınavları arttırılacak. Uzaktan eğitim sürecini EBA ve TRT yayınlarının yanında kendi okullarının hazırladığı online canlı eğitimleri ve online denemeleri son olarak kendi gayretleriyle de taçlandıran bu sureci iyi değerlendiren ve bu bir aylık sıkıştırılmış programları da en iyi şekilde tamamlayan her öğrenci mutlaka başarıyı yakalayacak. YÜKSEK ÖĞRETİM KURUMLARINA GİRİŞ SINAVI (YKS)'ye gelince... İlk önce kısaca bir geçmişe dönmek istiyorum YKS'nin tarihçesine bakacak olursak 1960 öncesinde başvuran herkes sınavsız küçük kriterlere bakılarak üniversitelere alınıyordu. 1960 yılından sonra kontenjanları aşan başvurular olunca fakülteler kendileri seçme işini yapmaya başladılar. Nüfus ve aday sayısı arttıkça işler zorlaşmış ve tek bir elden yapılması kararı alınmıştır. 1974 yılında ÜSYM kurulmuş ve 1981 yılına kadar tarafından işler yürütülmüştür.1981 yılında YÖK alt kuruluşu olarak ÖSYM bu işi yürütmeye başlamıştır. ÖSYS öğrenci seçme ve yerleştirme sınavları 1981'den itibaren iki basamaklı oldu .ÖSS nisan ÖYS haziran aylarında yapıldı . -1987 tercihe göre cevaplama başladı . -1999 ÖSS tek basamaklı oldu. -2006 ÖSS soru tipleri değişti . -2010 iki basamaklı oldu . YGS % 40 etkiledi . LYS ile Lisans Yerlestirme yapıldı -2018 ‘den itibaren YKS adıyla uygulanıyor .TYT ve AYT olarak iki basamaklıdır. Son haliyle uygulan sınavda iki oturum tek hafta sonuna geçildi .Daha önce 18 puan türü varken 5’ e düşürüldü. Türkçe ve Matematik tüm puan türlerinde önem kazandı. Sadece Milli Eğitim Bakanlığı müfredatından sorumlu kılındı. 200 ve üzeri puan alanların puanları 2 yıl geçerlilik kazandı. Dil sınavı pazar günü tek oturum olarak yapılıyor. -TYT sabah oturumunda muhakeme ,akıl yürütme, mantıklı düşünme Türkçe ve Temel Matematik kurallarını bilme amacıyla 40 Türkçe,40 Temel Matematik sorusu soruluyor. Soruların ağırlık değerleri eşit. -AYT öğleden sonraki oturumda ise lise müfredatı bilgilerini ölçmek esaslı uygulanıyor. En az 150 puan alanlar ön lisans tercih hakkı elde ediyor. 180 puan ve üzeri alanlar lisans programları tercih edebiliyor.200 ve üzeri puan alınırsa istendiği takdirde bu puan bir sonraki yıl da kullanılabiliyor. Sınavda TDE-Cografya1 ‘den 40 soru, Sosyal Bil- Tarih- Cografya 2 -Felsefe Grubu-Din KAB ‘den 40 soru, Matematik 40 soru, Fen Bilimlerindem 40 Soru soruluyor. Dil sınavı ise pazar tek oturum olarak uygulanıyor. Azaltılarak beş gruba ayrılan puan türleri ise TYT, SÖZEL, SAYISAL, EA, DİL olarak belirleniyor. 2020 Covid 19 Rötuşlu YKS’ de ise yapılan yerinde rötuşlar şöyle ; TYT(Temel Yeterlilik Sınavı) 27 Haziran 2020 AYT (Alan Yeterlilik Sınavı) 28 Haziran 2020’ de uygulanacak. TYT için verilen süre 135 dakikadan 165 dakikaya uzatıldı. Puan barajı 180 den 170 e düşürüldü. 2020 için değişiklikler şimdilik böyle .Sınava girecek tüm öğrencilere başarılar diliyorum ve geleceğin liderleri olmak için verdikleri emeklerin karşılığını sonuna kadar almalarını ümit ediyorum. Başta da belirttiğim üzere pek çok değişikliği gerek kendi eğitim hayatımda gerekse bir yönetici , bir öğretmen, bir baba ve bir veli olarak yaşayan olarak diyeceğim şu ki hiçbir şey öğrencilerimizin moralini bozmamalı.Zaman az kaldı sadece yollarına ve hedeflerine odaklanmalılar. Unutmayalım ki yapılan değişiklikler ve bu sürecin etkileri hepimize tüm öğrencilere yansıdı. Sonuç olarak hangi sistem ,hangi metod olursa olsun disiplinli ve sürekli çalışanlar kazanacak ve başaracaktır . ''Başari her gün tekrarlanan küçük çabaların toplamıdır'' demiş Robert Collier Ve... Son söz... Zafer ''zafer benimdir'' diyebilenindir. Başarı ise ''başaracağım'' diye başlayarak sonunda ''BAŞARDIM'' diyenlerindir. Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK HOŞÇAKALIN, SAĞLIKLA KALIN…