Türkiyem son yıllarda terör üzerinden çok yıpratılmıştır. Gün olmuyorki trafik terörü, okul terörü, gıda terörü, ekonomi terörü, v. s. Kadına şiddet cinayet terörü, çocuklara şiddet cinayet terörü ve son günlerde bebeklere yapılmış sağlık terörü ile Neden ve nasıl bir Türkiye olduk. Sokaklar savaş alanına dönmüş insanlar kavga edip birbirlerini öldürüp yok etmektedirler.
İnsanoğlu diğer canlılardan farkı beyninin olmasıdır . Hayvanlarda beyin olmadığı için düşünme yetisine sahip bulunmamaktadır. ve hayatlarını devam ettirmeleri için gıda almak zorundadır biz insanların tabiriyle avını vahşice parçalar karnını doyurup yaşam mücadelesine devam eder. Peki insanoğlunun yaşaması için hayvanların yaptığı gibi insanlarda bebeklerin, çocukların, kadınların ve erkeklerin canını para için almalımıdır. Bu satırları insan olmaktan utandığım için yazma ihtiyacı duydum. AB normlarını ele alıp düşünürsek yargılamalar ve sonuçta verilmiş olan cezalar işlenmiş olan suça göre çok çok basit ve hafif kalmaktadır. Artık yasamada da günün şartlarına göre reform yapılmalıdır. TC kanunları göç aldığımız için AB normlarını taşımaktan çok uzak kalmıştır. Günümüz şartlarında verilen cezalar işlenen suçlara göre hafif kalmaya devam etmektedir. 12 bebeğin yaşaması birkaç kişinin elinde yok ediliyorsa devletimiz yargı ile ilgili kurum kuruluşlarıyla işlenen suçu kesinlikle mercek altına almalıdır. Günümüz şartlarında artık her alanda maddiyat yaşam hakkından çok çok öne çıkmıştır. Yaklaşık 15 özel hastanenin kapısına kilit vurulması sağlık terörünün durması için yeterli olacakmıdır.?
Yenidoğan çetesi için Savcı tarafından hazırlanan fezlekede, bebeklere yapılması gereken ancak yapılmayan tedavi ve bakım yöntemlerine yer verilerek, günde 8 bin lira kazanmak için hastaya pasif ötenazi uygulandığı ve yenidoğan bebeklerin yüzde 90'nın hayat haklarının ellerinden alındığı vurgulandığı belirtilmiştir. Ne kadar acı bir durumdur.
Halkın eşit, ulaşılabilir, ücretsiz ve nitelikli sağlık hizmeti alabilmesi için koruyucu hekimlik ve birinci basamağın güçlendirildiği, sağlık çalışanlarının iyi koşullarda güvenli ve güvenceli çalışabildiği, verilen hizmetin sayısının değil niteliğinin ve topluma katkısının değerlendirildiği bir sağlık sistemi hayata geçirilmelidir. Ülkemizin maddiyatı ve insan kaynakları bunu yapmaya yeterlidir."