Değerli Dostlarım Bugün 07.03.2025 Mübarek CUMA günüdür. İnsanları çeşitli sebeplerden ötürü üzmek ve manevi olarak İncitmeye KALP KIRMAK denir. .
Kalp kırmak, büyük günahlardandır. Kalp kırmak, bir insanı sözlerimiz veya davranışlarımızla isteyerek veya istemeyerek üzmek, gücendirmektir. Bilerek ve isteyerek kalp kırmanın vebali büyüktür. İnsanları en küçük bir sözümüz veya en basit bir kötü davranışımızla kırmak gayet basittir. En sabırlı, en hoşgörülü insana dahi kötü bir söz söyleseniz, istese de istemese de alınıp üzülecektir. Duygularına hakim olmayı bilen biriyse belki de bunu size belli etmeyecektir; ancak yine de kalbinin derinliklerinde mutlaka bir hasar oluşacaktır. Hadisi Şerifte Haksız yere bir müslümanın kalbini kırmak, kabeyi yetmiş defa yıkmaktan daha günahtır. Ne güzel bir söz değilmi.
Kırma dostun kalbini,
Onaracak ustası yok.
Soldurma gönül çiçeğini,
Sulamaya ibrik yok.”
Günümüz insanında ,sosyal ilişkiler hep karşılıklı çıkarlar ile donanımlı. Kalp kırılmış,kırılmamış,dostluklar bitmiş, bitmemiş önemi yok. Önemli olan o günü kâr ile kapatabilmektir .Dostum bana küsmüş,küserse küssün,onun bileceği bir iş mantığı hakim. En güzeli geçmişte kalan dostluk değerlerine sahip çıkmak,bir birimize daha saygılı,daha hoşgörülü yaklaşabilmek,hepsinden önemlisi kişilere karşı içimizdeki o kahrolası “önyargıyı”yok edebilmek. Toplumsal barışı ve huzuru istiyorsak bunlar çok önemli unsurlar.
Yoksa o olmayan ustayı aramakla daha çook zaman harcarız. Ne demiş Peygamber efendimiz. İncittiğiniz insanın ve kırdığınız gönlün, bedduasından korkun. Çünkü haksız yere kırdığın insanın gönül sadakasını iki dünyada da ödeyemezsin.
Kötü karakterli bir genci babası yanına çağırmış ve çivilerle dolu bir torba vermiş. "Arkadaşlarınla tartışıp, kavga ettiğin her zaman bu tahtaya bir çivi çak" demiş. Genç, ilk gün tahtaya 37 çivi çakmış. Sonraki haftalarda kendi kendini kontrol etmeye çalışmış ve geçen her gün daha az çivi çakmış. Nihayet bir gün gelmiş ki genç tahtaya hiç çivi çakmamış. Babasına gidip söylemiş. Babası onu yeniden tahtanın önüne götürmüş. Gence "Bugünden başlayarak tartışmayıp kavga etmediğin her gün için tahtadan bir çivi çıkar" demiş. Günler geçmiş. Bir gün gelmiş ki her çivi çıkarılmış. Babası oğluna "Aferin! iyi davrandın ama bu tahtaya dikkatli bak. Çok delik var. Artık geçmişteki gibi güzel olmayacak" demiş. Arkadaşlarla tartışılıp kavga edildiği zaman kötü kelimeler söylenilir. Her kötü kelime bir yara bırakır. Arkadaşına bin defa kendisini affettiğini söyleyebilirsin, ama bu delik aynen kalacak kapanmayacak. Bir arkadaş ender bulunan bir mücevher gibidir. Seni güldürür, yüreklendirir, ihtiyaç duyduğunda sana yardımcı olur, seni dinler ve sana yüreğini açar" demiş.
Kalbi kırmaya tek bir söz yeter ama kırılan kalbi tamir etmeye ne bir özür ne de bir ömür yeter. Kalbi güzelleştiren onunla paylaşılan sevgi ve dostluktur. İçinde sevgi barındırmayan ve taşımayan hiçbir kalp gerçekten güzel olamaz.Şu ölümlü dünyada sevelim sevilelim dünya kimseye kalmıyor. CUMA mız mübarek olsun Hayırlı CUMA lar dilerim. Malik BİBER