Sevgili Okuyucularım;
28 Mart'ta evinin önünde silahlı kişilerin saldırısına uğrayan Azerbaycan Milli Meclisi milletvekili Fazıl Mustafa’a hakkında Azerbaycan İç işleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, “silahlı saldırı, kamuoyunda yaygın tartışmalara yol açmış, Silahlı saldırıyı terörist saldırı olarak nitelendirsek bile, ancak azmettiricileri hakkında yoğun çalışmaları başlatmış bulunmaktayız.” Açıklamasına yapıyor.
29 Mart'ta Fazıl Mustafa, yapılan ameliyat sonrası silahlı saldırı hakkında yaptığı açıklamada; “Evimin önüne aracımı park ederken, Omzumda korkunç bir acı hissettim. Acıdan sonra bunun bir ateş darbesi olduğunu anladım çünkü silah seslerini duydum. Aracımın kapısını açtım ve düştüm. Evin kapısına doğru birkaç adım attığımda, ikinci bir kurşunla bacağımdan vurulmuştum. Ev halkı silah sesine çıktılar. İlk yardıma gelen, Ambulansta kendimi güvende hissedeceğim bir hastaneye götürülmemi istedim. Ama çok kan kaybetmiştim. Vücudum titriyordu. Başka bir şey hatırlamıyorum." Diyor.
Terörün namluya odakladığı, Fazıl Mustafa Azerbaycan milletvekilinin durumunun yaralı konumda olduğu ve hayatı tehlikesi olmayışı sevindiricidir. Fazıl Mustafa İran’a yönelik son olaylarda içte ve dışta İran tarafından yaratılan komplo olayları TV ve Basına açıklamalar yapmıştı. Bu nedenle Güney Kafkasya da kendine rol biçen Devletler İran’ın şüphe götürmeyen parmağının olduğunu resmi yayın organlarından açıklıyorlar. İran Azerbaycan’ın son başarılarını kabullenemez olduğunu açık, açık sergilemektedir. Azerbaycan’ın (Dahili İşler Nazirliği) İç İşleri Bakanlığı yaptığı açıklamalarda olaya iştirak ettiği tespit edilen 4 şahsın tutuklandığını açıklarken, olayın aydınlatılacağını ve azmettiricilerin tespit edileceğini de duyurmuş oldu.
Fazıl Mustafa’ya yapılan saldırı olayı her şeyden önce ülkede ekonomik, sosyal veya siyasi istikrarı bozmak isteyenler, hem içeriden hem de dışarıdan bazı dış odaklarla işbirliği yaparak, istikrarı bozmak için Azerbaycan’ın Büyük Elçiliklerine ve Konsolosluklarına, iç ve dış politika faktörlerine ve milli değerlerine komplo saldırıları düzenletmektedirler. Azerbaycan’ın komşusu, Sözde dostu görünen, bünyesinde 50 Milyon Azerbaycanlı Türk kökenl vatandaşı olan, İran kendi tutunduğu ağacın, dalını kendisi kesmektedir.
İran İslam Cumhuriyeti Devrim Muhafızları Ordusu (SEPAH) milletvekili Fazıl Mustafa’nın bazı silahlı adamlar tarafından saldırıya uğramasının, hemen ardından internet sayfasında sözüm ona tepki gösteriyor, "İran ve İslam karşıtı tutumlarıyla tanınan Azerbaycan Ulusal Meclisi milletvekili Fazıl Gazenferoğlu (Mustafa) öldürüldü." Diye açıklama yapıyor. Bu durumla, İran ameli icraatında arzularını sergilemiş oluyor.
İran’a baktığımızda bununla kalmayarak, kendi coğrafyasının, ebedi kök salan, Filozofların, Şairlerin ve Ressamların Abidelerden bile korkarak saldırıları azmettiriyor.
İran’da Yaşayan Azerbaycan Türklerinin mitolojik karakterlerinden biri olan. Nevruz bayramının ve baharın gelişini otantik Enstrümantal müzik aletleri çalarak, şarkılar söyleyerek ve sevindirici haberlere eş maniler ve türküler besteleyerek gezgin ve geleneksel etnik müjdeci dedikleri, “Takahların,” Tebriz kentindeki anıt heykellerine saldırılar düzenlenmesi rejm tarafından, teşvik edercesine saldırılara güvenlik güçleri tarafına göz yumdurulmaktadır. Ayrıca, Azerbaycan gelenek ve göreneklerine göre, Takahların, herhangi bir evin kapısında şiir okur ve onlara Nevruzun ve Baharın gelişinin müjdesini verirlerse, ev sahibi memnun olur, uğur getireceğine inanarak, "paylaş" dedikleri hediyeleri “Takahlara” sunarken onarda, şiirle ve manilerle övgüler yaparak ev sahiplerini onure ettikleri bilinmektedir.
İran'ın Tebriz kentindeki (Valiasr Gıyabanlığı’na) mezarlığına “Takahların” bir heykeli yöre halkının katılımıyla anıt olarak dikilmiş. Zaman, zaman heykelin bazı kısımları sözüm ona bilinmeyen kişiler tarafından tahrip edilmiş, ancak daha sonra heykeli yapan heykeltıraşa halk onarımını yaptırmış. İran Yönetimi tarafından Heykelin kaldırılmasıyla ilgili haberlerin, sosyal medyadan yayılmasının ardından Tebriz ve Güney Azerbaycanlı halkın büyük tepkisine yol açmıştır.
Anlaşılmayan konu, Rejimin ve güvenlik kurumlarının heykele zarar veren kişileri neden araştırmadıkları ve soruşturmadıkları. Tebriz'de “Takahların” heykeli veya Fuzili gibi edebi sembollerin heykelleri, güvenlik güçlerinin emirleri ve bilgileri dahilin de hasar görmüş veya kaldırılmış durumdadır. 16. yüzyıl şairi Molla Mohamed (FUZİLİ) Fuzhouli’nin, Tebriz de Manzyny Meydanı'ndaki Anıtı kimliği belirsiz saldırganlar tarafından tahribata uğratılıyor.
Ayrıca, Tebriz’de, "Birileri bu heykellerin üzerine İran Rejminin ideolojik düşünceleriyle bağlantılı semboller çizmeye çalıştıkları bilinmektedir. Kent idari görevlileri heykellerdeki yazı ve sembol çizimleri geniş fırça ve boyalarla sözde kapatırken, yazılan veya çizilenlerden daha kötü konuma sokulduğu izlendiği belirtiliyor.
Soykırım yalnız insanlar üzerinde yaşanmaz; İnsanların Medeni irslerini, Abidelerini, kutsal saydıkları inançlarının üzerinden yok etme çabaları aynı soykırım özelliğini doğurur. Azerbaycan Millet Vekili, Fazıl Mustafa ve benzerleri üzerinde terör yaratmak, Azerbaycan’ın Diplomatik kurumlarında Provokasyon olaylar yarattırmak o devletin cebinde akrep taşıması anlamına gelmektedir. Medeniyet elçileri Filozof, Şair veya düşünürlerin abidelerine saldırmak veya yok etme çabaları Tarihin karanlık dehlizlerinden gelen seslere benzer.
İran Eğitim Bakanlığı, okullarda ve üniversitelerde kıyafet kurallarına uymayan öğrencilere, başlarını örtmeyenler de dahil olmak üzere, hükümet kitlesel huzursuzluk yaratma kurallarını sıkılaştırmaya devam ettiği bir zamanda artık eğitim hizmeti verilmeyeceğini söyleyen bir bildiri yayınladı. Gerekçe açıklaması, temel amacın "öğrenciler arasında İslam kültürü ve inançları hakkında olumlu ve yapıcı bir söylem oluşturmak, öğrenciler arasında iffet ve tesettür kültürü hakkında doğru, olumlu bir tutum ve iyi düşünme geliştirmek" olduğu, “Yasaların 9 yaşın üzerindeki kız ve kadınların kamusal alanda başörtüsü takmasını zorunlu kıldığı” sanki, sokak ve caddelerde müsaade ediliyor da! Hay maşallah, buyurun beyler, buyurun.
Dilde, Dinde ve Irklar üzerinde oynanan Terörü ve azmettiricilerini nefretle kınayarak, İnancaların kutsallığı, sana ayrı bana ayrı zihniyetlerle olamaz.
Sağlıklı yaşayın, sağlıcakla kalın.