Çiftçi’nin mi!
Tücar’ın mı?
Bunu ben sormuyorum.
Üzüm üreticimiz soruyor.
Açıklanan taban fiyatları…
Yani 27 lira..
Bu rakamlarda hiç üzüm satan var mı?
Bu sorunun cevabını arıyoruz…
Yine birileri sahneye konan oyunu kurallarına göre oynamıyor.
Bunun adına başı bozukluk denir…Bu başı bozukluğu oluşturan aktörler belli mi?
Elbette biliniyor.
Peki bir yaptırım uygulanıyor mu?
Maalesef uygulanmıyor…
O zaman bu işin içinde bir ahbap-çavuş ilişkisi var.
Üretici zayıf konuma getirilerek sömürülmek tehlikesi ile karşı karşıya.
Üreticilerin kollektif çalışma bilinçlerini geliştirmek için yapılan kooperatifleşme çalışmalarını engellemeye çalışanlar kim?
Sayın Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı taban fiyatıdır.
Tavan değildir.
Taban fiyatlarının hala altında üzüm alınıyorsa…
Oynanan oyunun kurallarına göre oynanmadığı açıktır.
Haksız bir rekabet olduğu aşikar.
Üretici haykırıyor.
Zor durumdayız.
Borçlarımızı ödeyemiyoruz…
Ödemek için sömürülüyoruz.
Yok pahasına üzümümüzü satmak zoruma kalıyoruz.
TMO hiç bir açıklamada bulunmuyor.
Tariş üzüm alımına yanaşmıyor.
Dolayısıyla…
Üretici tekelleşme heveslisi bir takım tüccarların elinde kalıyor.
Çözüm iki aşamalı olmalı.
Acil çözüm.
Uzun vadeli çözüm.
Acil çözüm: Kanamalı hastaya aspirin vermek değil…
Önce akan kanın durdurulması gerekiyor.
Çözüm bellidir…
Uzun vadeli çözüm ise Girdi maliyetlerinin gözden geçirilmesi.
Bu maliyetlerin acilen düşürülmesi.
İstenirse bal gibi olur.
Tarım ürünlerinden derhal vergilerin kaldırılması…
Taşınması ve depolanması bu kapsamın içine alınması gibi tedbirler düşünülüp üzerinde durulması gereken en önemli görevimiz olmalıdır.