Değerli Dostlarım Bugün 09.08.2024 Mübarek CUMA günüdür. Birbirimizi anlama, kabul etme ve destekleme duygusuna SEVGİ denir.
Sevgi hayatımıza anlam ve mutluluk katar. Sevgiyle dolu bir kalp, mutlu bir yaşamın temelidir. Sevgi, bizi daha iyi insan yapar, içsel bir huzur ve dinginlik sağlar. Sevgi, insanların birbirlerine karşı duydukları güçlü bir duygudur. Sevgi, insanlar arasındaki bağı güçlendirir ve birbirlerine karşı anlayışlı olmayı sağlar. Sevgi, karşılıklı olarak verilip alındığı zaman en güzel şekilde kendini gösterir. İnsanlar sevgiyle yaşadıklarında, hayat daha anlamlı ve huzurlu olur.Sevgi insanlığın en temel duygularından biridir. Kalplerimizi ısıtan, hayatımıza anlam katan ve insan ilişkilerimizi güçlendiren bir güçtür. Sevgi, evrenin en güçlü ilham kaynağıdır ve herkesin hayatında önemli bir yer tutar. İnsanlar arasında köprüler kurar, ilişkileri güçlendirir ve bağları daha da sağlamlaştırır. Sevgi, sevdiklerimize zaman ayırmak, onları anlamak, duygularını paylaşmak ve onlara destek olmakla kendini gösterir. Bu şekilde, sevgi karşılıklı bir bağ oluşturur ve insanları birbirine yakınlaştırır.
12 yaşında eczanede çırak olarak çalışmaya başlamıştı.Adı Cengiz di, Eczanede çalışmayı çok sevmiş işiyle ilgili ayrıntı detayı püf noktalarını bir bir öğrenmişti çünkü işini seviyor işinin adeta hastasıydı. Onun zamanında şimdi olduğu gibi kutuyla satılan ilaç yok denecek kadar azdı doktorların verdiği ilaçlar eczanelerde laboratuvar ortamında kavanozların içinde toz şeklinde hammadde olarak gelir elle yapılırdı. Gel zaman git zaman ilaç satarken ayrıca iğne yapma, serum takma, tansiyon ölçme işlerinide yapıyordu. Onun zamanında bugünkü gibi hazır şırıngalar yoktu şırınga ayrı iğnesi ayrı satılır iğne uçları kişiye özel değiştirilirdi. Akşam iş bitiminde eve gelindiğinde şırıngalar iğneler kaynatılırdı. Hastalara kabadan damardan karından olmak üzere iğne yapardı Akşamları viziteye ve hastanın durumuna göre evine giderdi. iğne yapılır yada serum takılırdı. Hatta acil durumlarda gece saat 3 te bile araçla almaya gelirler hastaya gece veya sabaha karşı olmasına rağmen giderdi. O çocukların gençlerin ihtiyarların Cengiz babası Cengiz dedesi olarak gönüllerinde taht kurmuştu. Gönül verdiği Hastanın maddi durumu yoksa ücret almaz hayır duasını alırdı. Onun vatan ve millet için yetiştireceği 3 evladı vardı onları büyütmek için gece gündüz demeden çalışmak zorundaydı. Yoğun iş temposundan dolayı kalp krizi geçirmiş doktor tavsiyesi ile yüksek katlara çıkmaması gerekirken o dinlemiyor ve şifa dağıtmak için 4 ve 5 katlı apartmanlara çıkmaya devam ediyordu. Bulunduğu mahalde yaptığı fedakarlıklarla herkesin adeta diplomasız doktoru ve saygı duyulan sevilen bir insanı olmuştu her gittiği yerde doktor olarak karşılanıyordu. Bu hızlı iş temposuna vücudu maalesef yorgun düşmüş hastanede yoğun bakıma alınmıştı. Şifa dağıtan kişi şifa bekleyen duruma gelmişti. Artık hastane tedavisinde yorgun vücut tükenmiş bitmişti. Yoğun tempoyu kaldıramayan vücudu artık ebedi istirahatgahında dinlenecekti. Vefat haberi bulunduğu yerde ve çevresinde büyük üzüntü yaratmıştı. Herkesin Cengiz babası Cengiz dededi için gözler yaşlarla dolmuş yağmur gibi akıyordu. . Çünkü o yardım severdi zengin demez fakir demez şifa dağıtmak için gece gündüz yağmur çamur sıcak soğuk demeden beklentisi olmadan koşardı ona bir dua yeterliydi. Cenaze namazı kılındıktan sonra cenazesi cenaze arabasıyla değil cenazeye gelmiş doktorlar eczacılar, belediye başkanı ayakkabı boyacısı esnaflar ve hasta yatağından gelen hastalar olmak üzere 7 den 77ye kalabalık cemaatin katılımıyla omuzlarda kabristana defnedilmek üzere götürülmüştü. Omuzlarda götürülmesi sevginin ve saygının en belirgin göstergesiydi. Çünkü sevgi insanlığın en güçlü ilham kaynağıydı.
Sevginin gücünün farkına varın. Siz insanları, hayvanları, bitkileri sevdikçe dünya çok daha güzel bir yer haline gelecektir. Bu yüzden sevmekten asla korkmayın ve ondan vazgeçmeyin. CUMA mız mübarek olsun. Hayırlı CUMA lar dilerim. Malik BİBER