Değerli Dostlarım Bugün 08.03.2024 Mübarek CUMA günüdür. Ailenin ve toplumun temel taşını oluşturan bireye KADIN denir.
ALLAH sizden; kadınlara karşı iyi ve hayırlı olmanızı ister; çünkü onlar, sizin analarınız, kızlarınız, bacılarınız ve teyzelerinizdir." “Sizin en hayırlınız, eşine hayırlı olanıdır. Ben de eşime karşı sizin en hayırlınızım. Kadınlara ancak iyi insanlar iyi davranır; onlara ancak kötü kişiler, kötü davranır ” Yüce yaratıcı ALLAH kadını ve erkeği aynı nefisten yaratmış, birbirleriyle ülfet edecekleri bir fıtrata sahip kıldı. ALLAH , insanlığın ilk atası ve ilk Peygamber olan Hz. Âdem'i tek başına değil, eşi ile birlikte aynı nefisten yaratarak, dünya hayatını sürekli olarak birlikte paylaşacaklarını irade ettiğini insanlığa hissettirdi. İslamiyet'te kadına her daim önem verilmiş, onların hakları gözetilmişti. Hz. Peygamber bir hadisinde "Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet ediniz! Onlara şefkat ve sevgi ile muamele ediniz! Onlar hakkında ALLAH 'tan korkmanızı tavsiye ederim." buyurur. Kadın nârin, zarif ve hassas yaratılmıştır. Bedenen erkek kadar kuvvetli bir fizikî yapısı yoktur. Buna karşılık sevgi, sadâkat, merhamet ve şefkatle dolu hissî yapısı erkekten daha kuvvetlidir. Baba dayanamazken, bir anne ağlayan çocuğu sebebiyle sabaha kadar uyanık kalır. Çocuk sele kapılsa; baba tereddüt ederken, anne kurtarmak için ardından atlar. Kadındaki aslî vasıflar, onun aile yuvasındaki hanımefendilik ve annelik vazifelerine uygundur. O; ailenin eve dair vazifelerini deruhte edecek, evlâtlarını dünyaya getirecek, duâlarla besleyecek ve takvâ ile, güzel ahlâk ile yetiştirecektir. Erkek ne kadar fizikî ve rûhî olarak, dış dünya vazifelerine uygun yaratılmışsa, kadın da o kadar iç âleme uygun bir yaratılıştadır.
Kadın ailenin temel direğidir. Kadın üretken ve eğitimli olursa ailesi ile birlikte büyür toplum da birlikte gelişir. Erkekler genellikle ailenin ekonomik sorunlarıyla uğraşırken kadınlar çocukların gelişiminde büyük bir rol oynamaktadır. Kadınlar çocukları sadece karınlarında büyütmekle kalmaz. Doğumdan sonra onların gelişim ve eğitim süreçlerinde de büyük bir rol oynamaktadırlar. Kadının vizyonu olursa, kadın eğitimli ve üretken olursa ailenin temelleri de aynı şekilde sağlam olur. Çocuklarla birlikte gelecek nesiller daha aydınlık olur. Bu nedenle güçlü aileler, güçlü toplum demektir. Çocuklarımıza kız, erkek demeden sınırsız eğitim imkanı sunmalıyız. Kadınlarımıza günlük hayatımızda eşit koşullar sağlanması ve hayatın her alanına girmesi için teşvik edilmesi toplumsal gelişim için önkoşuldur. Kadın haklarının mücadelesi sadece kadınların çabasıyla elde edilecek bir mücadele değildir. Kadın, erkek, çocuk toplumun bütün bireyleri bu konuda mücadele vermeli dir. Kadının büyük vazifelerinin îcâbı olan hissîliği ve hassaslığı, onun dış dünyanın zorluklarıyla mücadele etmek zorunda bırakılmamasını gerektirir. 1934 yılında Ulu önder Atatürk sayesinde İtalya, Fransa, İsviçre gibi birçok batılı ülkeden çok daha önce kadınlarımıza hem seçme ve seçilme hakları, hem de birçok toplumsal haklar verildi. Dünyada bize güç veren yıvalarımızı ısıtan ve aile ve toplum birliğini sağlamlaştıran en kıymetli varlıklar kadınlardır. Kadınları layık olduğu yere taşımak da boynumuzun borcudur. Onlarsız bir hayat yağsız,tatsız ve tuzsuz bir çorbaya dönüşür. Mutlu toplumlar, sevgiyle yoğrulmuş yeni kuşaklar için kadınlar vazgeçilmez bir öneme sahiptir.
Kız çocuklarının erken evlendirilmediği, kadın cinayetlerinin işlenmediği, cinsiyet ayrımcılığı yapmadan eğitim-öğretim faaliyetlerinin sınırsız bir şekilde sunulduğu Kadınlarımıza kendi kararlarını özgür bir şekilde alma hakkını tanıdığımız, toplumsal anlamda kadınlarımızı her alanda eşit birer partner olarak kabul edeceğimiz yarınlara uyanmak dileğiyle.Kadınlarımızın 8 mart Dünya emekçi kadınlar gününü kutluyorum. CUMA mız mübarek olsun. Hayırlı CUMA lar dilerim. Malik BİBER