Yunusemre ilçesine bağlı Kayapınar Mahallesi'nde 11 vatandaş, 2003 yılından sonra dönemin Manisa Belediyesinden farklı tarihlerde aynı parsel üzerinden ihale usulü tapulu arsa satın aldı. Bir süre sonra imara açık alandaki arsalarının üzerine ev yapan 11 vatandaştan 6’sı, 2016 yılı içinde haklarında açılan davalarla büyük bir şok yaşadı. Manisa Orman İşletme Müdürlüğü, tapulu arsalarının üzerine ev yapan 6 vatandaş hakkında orman arazisini işgal ettikleri gerekçesiyle “6831 sayılı Yasaya muhalefet” suçundan Manisa 6. Asliye Ceza Mahkemesine dava açtı. Davası sonuçlanan 3 tapu sahibi, tapu sicil kayıtları, yapı kullanım izin belgesi gibi tüm evraklarını mahkemeye sunmasına rağmen 10 ay hapis cezasına çarptırıldı. Haklarında dava açılan diğer 3 tapu sahibinin davası farklı mahkemelerde devam ederken, mağdur olan tapu sahipleri yaşanan duruma tepki gösterdi. Orman arazisi olduğu iddia edilen parsel üzerinde tapulu arsa ve evleri bulunan vatandaşlar, mağduriyetlerinin giderilmesi için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan yardım istedi.
"10 ay hapis cezası verildi bana"
10 ay hapis cezası verilen Bülent Kafalı, hiçbir şekilde orman arazisinden yer açmadıklarını ve evlerini yasalara uygun şekilde yaptıklarını belirterek, "Ben buraya 2004 yılında yerleştim. 2004 yılında Manisa Belediyesinden arsa aldım. Arsaya ev yapıp yapamayacağıma dair belediyeye müracaat ettim. Geldiler baktılar 2,5 kat imarlı plan proje verdiler. Evimizi yaptım. Yaklaşık 11 yıl bu evde oturdum. 2016 yılında orman kadastrosu buraya gelerek buranın ormana ait olduğunu söylediler. Biz kesinlikle böyle ormandan yer açmadık. Bize ormandan kaçak yer açtığımızı, bunun yasak olduğu gerekçesiyle mahkemeye verdiler. Bunun sonucunda da 10 ay hapis cezası verildi bana. Mahkeme, Yunusemre Belediyesinden buranın imarlı olup olmadığına dair yazı istedi. Buranın imarlı olduğu, bana ait olduğunu söylediler. Tapu dairesinden de yazı istediler. Tapuda da şerh olmadığını söyleyip buranın benim olduğunu söylüyorlar ama orman kadastrosu içinde geçtiği için suç işlediğimi söylüyorlar. Devlet büyüklerimizden, Cumhurbaşkanımızdan, Başbakanımızdan bir yardım bekliyoruz. Bizler mağduruz. Biz kesinlikle hiçbir suç işlemedik. Bu suçlamaları kabul etmiyoruz" dedi.
İnşaatta çalışan işçilerin sigortalarına kadar tüm yasal gereklilikleri yerine getirdiklerini vurgulayan Kafalı, "Bize 'evden çıkın' denilince evden çıkmamız gerektiğini söylüyorlar. Bu ev benim. Biz gidip başka bir yere ev yapmadık, buradan bir ağaç da kesmedik. Tam tersi tapulu, ruhsatlı, planlı projeli, her şey kanuna uygun ve çalışan işçilerimizin sigortasına kadar yaptırdık. Çevre ve Şehircilik Bakanlığından da burasının evimiz olduğuna dair yazımız var. Elektriğimiz, suyumuz her şeyimiz bağlandı. Mahkeme ormandan kaçak yer açtın diyor. Biz kesinlikle böyle bir şey yapmadık. Bu suçlamaları kabul etmiyoruz. Benim gibi burada 11 kişi mağdur" diye konuştu.
"Yazık değil mi bize?"
Arsayı 2004 yılında Manisa Belediyesinden ihale usulü satın aldıklarını söyleyen ev sahiplerinden Halil Önemli ise, "2006'da inşaat yapmak için başvurduk, ruhsatımızı aldık. İnşaat ruhsatımıza göre evimizi yaptık. Vergimizi de her şeyiyle ödüyoruz. Ama orman geldi bu yerler bizim diyor. Ondan dolayı mağduruz" dedi.
Eşi Zeliha Önemli de, yaşadıklarından dolayı rahatsızlandığını belirterek, "Aynı belediyeden ihaleyle aldık. Çalıştık didindik. Stresten ağzım yüzüm yamuluyor. Bize yaşattıkları bu stresten dolayı yazıklar olsun diyorum. Benim kalp rahatsızlığım var. İnanıyorum ki bu sorun çözülecek. Ama bizi çok yoracaklar. Sabaha kadar hiç uyumadım. Yazık değil mi bize?" dedi.
"Resmi yerlere güvenmezsek nereye güveneceğiz"
Mağduriyetlerin giderilmesi için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan yardım isteyen Kayapınar Mahallesi Muhtarı Ferzende Eren, "Cumhurbaşkanımızdan, Başbakanımızdan, Orman Bakanlığımızdan ricamız şudur; ben daha önce de dilekçelerimi verdim bu mağduriyetlerin çözülmesi için. Benim vatandaşlarım herhangi bir suç teşkil edecek girişimde bulunmadıklarına dair ellerinde tapular var. Manisa Belediyesi tarafından 2004 yılında tapularının verildiğini ve ruhsatlarını aldıktan sonra böyle bir girişimde bulunmuşlar. Ormandan herhangi bir gasp ya da yer çevirme söz konusu değil. Aynı zamanda ben İçişleri Bakanlığına dilekçe de verdim. 2004 yılında 166 nolu orman başmühendisi tarafından 6831 sayılı yasa, 3302 sayılı yasa uygulaması yapılmış. Ancak bu uygulama yasası yapılırken tam yüzeysel yapılmış. O dönemki teknoloji yoktu. Cumhurbaşkanımızdan bu vatandaşların mağduriyetinin giderilmesini talep ediyorum. 11 parsel var, 12 ev var. 4-5 tane arsada bina yok. 13 mağduriyet var şu an. Gasp ve işgal yok aslında. Tamamen Manisa Belediyesinin vatandaşlara ihale usulüyle sattığı bir arsadan bahsediyoruz. Bunun gaspı nerede? Devletimiz kurumlar arasında yazışma olmadan ben de bir vatandaş olarak gitsem bana bedelsiz tapu veriyorlar mı? Tapu çıkarılmış burada. Resmi yerlere güvenmezsek nereye güveneceğiz. Bu vatandaşların tapu dairesinde tapularına şerh olmadığına dair, yapı yapılacağına dair izin almalarına rağmen suç işlemeleri mümkün müdür?" ifadelerini kullandı.
Arsa ve ev sahipleri, şimdi resmi kurumlardan mağduriyetlerini giderecek müjdeli haberi bekliyor.
Tapulu Arsalarına Ev Yapan Vatandaşlara ‘Orman Arazisi’ Şoku
Tapulu Arsalarına Ev Yapan Vatandaşlara ‘Orman Arazisi’ Şoku
Manisa’nın Yunusemre ilçesinde tapu ve yapı kullanım izin belgeleri olmasına rağmen orman arazisini işgal ettikleri gerekçesiyle 6 ayrı arsa ve ev sahibi hakkında “6831 sayılı Yasaya muhalefet” suçundan dava açıldı. Davası sonuçlanan 3 ev sahibi 10 ay hapis cezasına çarptırılırken, mağdur ev ve arsa sahipleri ellerinde tapu ve tüm izinler olmasına rağmen yaşadıkları durum karşısında ne yapacaklarını şaşırdı.