(Özel haber) Su kabakları onun elinde sanat eserine dönüşüyor

GENEL

Manisa’da emekli olduktan sonra hobi olarak başladığı su kabağı oyma işinde kendi atölyesini kuran Mehmet Tekeli, tohumdan işlenmesine kadar bir yıllık süreçte oluşan su kabaklarının her birini günler süren uzun ve meşakkatli bir sürecin...

Manisa’da emekli olduktan sonra hobi olarak başladığı su kabağı oyma işinde kendi atölyesini kuran Mehmet Tekeli, tohumdan işlenmesine kadar bir yıllık süreçte oluşan su kabaklarının her birini günler süren uzun ve meşakkatli bir sürecin ardından sanat eserine dönüştürüyor.

Manisa’nın Ahmetli ilçesinde oto boyama ve tabela ustasıyken emekli olduktan sonra hobi olarak başladığı su kabağı oyma işinde kendi atölyesini kuran Mehmet Tekeli, uzun uğraşlar sonrası ortaya çıkardığı eserlerle dikkat çekiyor. Her bir su kabağını günler süren zorlu bir sürecin ardından sanat eserine dönüştüren Tekeli, yaptıkları iş dalının Kültür Bakanlığı tarafından literatüre alınmasına rağmen meslek olarak görülmemesinin kendilerini üzdüğünü ve bu noktada devlet büyüklerinden destek beklediklerini söyledi.

Kabakları kendi yetiştiriyor

Meslek hayatından emekli olduktan sonra boş durmayı sevmediği için gittiği bir gezide su kabağından yapılmış işleri gördüğünü ve çok hoşuna gittiğini belirten Tekelli, “Bir hobi olarak başladım. Hobinin dışında gerçekten çok sevdim ve beğendim. O nedenle bu işi yapmaya karar verdim. Kabakları ilk yıllarda dışarıdan alıyordum. Yaptığımız çalışmalarda bizim için su kabağında et kalınlığı önemli olduğu için mümkün olduğu kadar, bakımına, dikimine özen gösterip daha kalın, daha etli kabak yetiştirmeye gayret ettim. O nedenle de kabakları da kendim yetiştirmeye karar verdim. Yıllardan beridir kendim dikiyorum, yetiştiriyorum ve işlemesini de yapmaya gayret ediyorum” dedi.

Su kabağı işlemesinin yapım aşamasından da bahseden Tekeli, “Kabak kuruduktan sonraki kabağın kuruması uzun bir süreç istiyor. Kuruduktan sonra içinin elyafını temizleyip içerisine bir takım işlemler yapıldıktan sonra kalemle çizip, detaylarını hazırladıktan sonra oyma, inceltme, boncuklu, isteğe ve zevke göre bir şeyler yapmaya gayret ediyorum. Yapmış olduğumuz ürünleri uluslar arası fuarlar ve ulusal fuarlarda sergilemeye çalışıyoruz iç pazarda. Dış ülkelerden de talep gelmekte fakat biz onu karşılayamıyoruz kargo fiyatlarının çok yüksek olması nedeniyle. İstanbul’da uluslar arası bir fuara katıldık. Orada satış yapıldı ve yurt dışından gelen arkadaşlarımız büyük ilgi gösterdi bizim kendi insanlarımız da büyük beğeniyle karşıladı. Bunların dışında Bodrum’dan da siparişler alıyorum. Onları da yapıp götürerek teslim ediyorum” şeklinde konuştu.

“Meslek olarak görülmesini istiyoruz”

6-7 yıldır bu işi beğenerek ve zevkle yaptığını kaydeden Tekeli, “Bizi üzen bir nokta ise bu yapmış olduğumuz iş dalının Kültür Bakanlığı tarafından literatüre alındığı halde meslek olarak görülmemesi. Bizleri ve benim gibi çalışan arkadaşları üzmektedir. Bu noktada devlet büyüklerimizden destek ve ilgi bekliyoruz” diye konuştu.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.