Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Manisa 1. Piyade Er Eğitim Tugay Komutanlığına yemek hizmeti veren firmanın yönetici ve çalışanlarından gözaltına alınanların sayısının 24’e yükseldiğini açıkladı. Vali Güvençer, besin zehirlenmesi sonrası hem adli hem de idari soruşturmanın ise çok yönlü olarak devam ettiğini bildirdi.
Yaşanan hadiseden dolayı etkilenen askerlere ve ailelere geçmiş olsun dileklerini ileterek açıklamasına başlayan Vali Güvençer, “Vakanın önü alındı ilk geceden itibaren. Giderek düşen bir seyirle ilk müracaatla geldi aynı zamanda hastanelerden taburcular olmaya başladı. Şu anda hastanelerimizde 17 Mehmetçiğimiz tedavi görüyor. Bugün öğleden sonraki saatlerde 17 çocuğumuzu da salahen göndereceğiz. Her birinin durumu çok iyi zaten vaka ilk başladığı andan itibaren çok sayıda çocuğumuzu etkilemiş olması nedeniyle elbette çok önemliydi ama en başından beri hayati risk taşımıyordu, ağır bir vaka değildi. Peyderpey 590 çocuğumuz hastanelere müracaat etti. Bunların çoğu ilk 3-4 saat içerisinde taburcu edildi. Bugün 17 çocuğumuz hastanede sadece ve hepsi çok iyi durumda. Buradan geçmiş olsun dileklerimi büyük bir mutlulukla ifade ediyorum” dedi.
“İki boyutuyla soruşturuluyor”
Olayın iki boyutuyla birden soruşturulduğunu anlatan Vali Güvençer, “Bir tanesi adli boyut diğeri idari boyut. Adli boyutta Cumhuriyet Başsavcılığımız açıklama yaptı. Yemek hizmeti veren firmanın Manisa yöneticileri ve çalışanı 21 kişi gözaltına alınmıştı. Bugün sabaha karşı 3 firma çalışanı daha gözaltına alındı. Gözaltına alınanların sayısı 24’e çıktı. Kuvvetle muhtemel bugün Cumhuriyet Başsavcılığı gözaltındaki 24 şahsı şüpheli olarak ifadelerine müracaat edecek. Sonrasına ilişkin başsavcılığımız açıklama yapar. İdari boyuta gelince, olay son derece önemli. Hem silahlı kuvvetler hem Milli Savunma Bakanlığı tarafından hem de Sağlık Bakanlığımızca Türkiye Halk Sağlığı Kurum Başkanlığından 12 tane enfeksiyon hastalıkları uzmanından oluşan bir ekiple alanda çalışma yapılıyor. Bu çalışma içerisinde hem hasta çocuklarımızdan alınan numuneler, tüketilen maddelerden alınan numuneler, kullanılan materyallerden alınan numuneler tetkik için laboratuvarlara gönderiliyor. Aynı zamanda hasta çocuklarımızla anket çalışması yapılıyor. Bütün bu araştırmalar, incelemeler, soruşturmalar hem varsa sorunların tespiti ama sorunların tespitinden çok bu yaşanan hadiselerin sebebi, kaynakları ve bu sebep ve kaynakları nasıl bundan sonra izale edilebileceği, ne gibi tedbirler alınabileceği yönünde yol gösterici araştırmalar. Kamuoyunun aklına pek çok ihtimal geliyor. O pek çok ihtimali elbette bizde değerlendiriyoruz. Çok rahatlıkla şunu söyleyebilirim; en küçücük ihtimal bile göz ardı edilmeksizin bütün ihtimaller üzerinde yoğunlaşılarak en ince ayrıntısına kadar bu vaka masaya yatırılacak hatta 23 Mayıs’ta yaşadığımız hadise zaten masaya yatırılmıştı ve ilk tetkik ve tıbbi sonuçlar alınmıştı. Bu konuda benim, Sayın Milli Savunma Bakanımızın açıklamaları oldu. Şimdi bu yaşanan hadiselerin üzerine de benzer araştırma, soruşturmalar eklenecek ve inşallah bir daha benzer hadiselerin burada ve başka yerlerde yaşanmaması için varsa eğer bir eksiklik, aksaklık üzerine gidilecek” şeklinde konuştu.
“Tugay içinde 3 ayrı heyet çalışıyor”
Tugay içinde yapılan çalışmalar hakkında da bilgi veren Vali Güvençer şunları söyledi:
“EDOK tarafından bir heyet, Milli Savunma Bakanlığımızdan bir heyet olmak üzere iki ayrı heyet Tugay Komutanlığı bünyesinde bir de sebepler ve sonuçlarla ilgili de Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurum Başkanlığınca bir heyet çalışmalarına devam ediyor. Pek çok alanda ayrıntılı araştırmalar yapılıyor. Söz gelimi, askerlerle yapılan mülakat sonrasında değerlendirme sonucu çok daha erken çıkabilecekken eğer bu görülen hastalıkların arkasında bir virüs, bakteri gibi bir etken varsa bunun tespiti bazen bir haftayı bulan çok ileri laboratuvar tetkiklerini gerektirebiliyor.”
“Sorunun adını koymak zorundayız”
Kamuoyunda, basın yayın organlarında besin zehirlenmesinin 3’üncü tekrar, 4’üncü tekrar gibi yazıldığını söylendiğini dile getiren Vali Güvençer, “Yaşanan hadiselerden bir tanesi tamamen mekan ortaklığı da olmayan Kırkağaç ilçemizdeki Jandarma Komando Eğitim Alay komutanlığımızdaydı. Bu konuyla hiç ilgisi yok. 23 Mayıs, 16-17-18 Haziran’daki şimdi sonuçlarını sıcağı sıcağına takip ettiğimiz olaylar ise aynı tugay merkezinde oldu ancak 23 Mayıs’takinin sebeplerini açıkladık. Tam anlamıyla ’salmonella’ bakterisinin sebep verdiği bir çeşit enfeksiyonel salgın haliydi. Orada çocuklarımız mide bulantısı, kusma, karın ağrısı, yüksek ateş ve ishalle müracaat ettiler. Tedavi süreci bir haftayı bulanlar oldu. O kendi içerisinde bağımsız bir hadiseydi. 16-17-18 Haziran tarihlerinde olan vaka ise tamamen kendi içinde bağımsız farklı hadiseler. Bunun sebep ve kaynakları konusunda henüz resmi bir açıklama yapabilecek bir durumda değiliz ancak semptomlar itibariyle bakarsak bu kez çocuklarımızda yemekten çok kısa bir zaman sonra sadece mide bulantısı, kusma ve kısmen karın ağrısı şeklinde semptomlar gösterdi. İlk 4-5 saat içerisinde pek çok çocuğumuz bu hadiseleri yaşadıktan sonra iyileşti, yaygınlaşmadı en geç 24 saat içerisinde vakanın önü tamamen alındı, tedavi bitirildi. 23 Mayıs’ta yaşanandan farklı. Bu sebeple, sebep ve kaynak konusunda da laboratuvar tetkiklerinin yeniden incelememiz, ona göre bu sağlık sorununun adını koymak zorundayız” diye konuştu.
Yaşanan olayın FETÖ ile bir bağlantısı olup olmayacağı yönündeki bir soruya da Vali Güvençer şöyle cevap verdi:
“Yaşanan hadise son derece üzücü, ciddi ve önemli. Kamuoyu adına, çocuklarımız adına, bu yaşanan hadisenin önemi çerçevesinde biz devlet olarak her türlü ihtimalin üzerine bütün ayrıntılarıyla gitmek durumundayız. En ince ayrıntılarına kadar, en küçücük ihtimal dahi göz ardı edilmeksizin bu meselenin üzerine gideceğiz.”